Obezite ameliyatları mide kapasitesini kısıtlayarak gıdaların bağırsaktan emilimini bozarak (ince bağırsağın bir kısmının bypass edildiği durumlarda) veya bunların her ikisinin kombinasyonuyla kilo vermeyi sağlarlar. Ayrıca bu ameliyatlar hormonal değişikliklere de sebep olur. Bugün bu ameliyatların neredeyse tamamı, laparoskopik olarak yapılabilmektedir.
İçindekiler
- Obezite Ameliyatları
- Tüp Mide (Sleeve Gastrektomi, Mide Küçültme) Ameliyatı
- Tüp Mide Ameliyatı Avantajları
- Tüp Mide Ameliyatı Dezavantajları
- Gastrik Bypass
- Gastrik Bypass Avantajları
- Gastrik Bypass Dezavantajları
- Mini Gastrik Bypass
- Mini Gastrik Bypass Dezavantajı
- Duedonal Switch’li Biliyopankreatik Diversiyon (BPD/DS)
- Duedonal Switch’li Biliyopankreatik Diversiyon Avantajları
- Duedonal Switch’li Biliyopankreatik Diversiyon Dezavantajları
- Ayarlanabilir Gastrik Band (Mide Kelepçe) Ameliyatı
Obezite Ameliyatları
Dünya genelinde en sık uygulanan şişmanlık (obezite) ameliyatları arasında, mide küçültme (sleeve gastrektomi) ameliyatı başı çekmektedir. İkinci ve üçüncü sırada gastrik bypass ve mini gastrik bypass ameliyatı yer alır. Gastrik band (kelepçe) ameliyatı, bir zamanlar çok uygulansa da artık çok az başvurulan neredeyse terk edilmiş bir yöntemdir. Ayrıca bağırsakların büyük kısmının bypass edildiği duodenal switch ameliyatı da seçilmiş hastalara uygulanmaktadır. Peki nasıl zayıflatıyoruz?
Tüp Mide (Sleeve Gastrektomi, Mide Küçültme) Ameliyatı
Laparoskopik sleeve gastrektomi, midenin %80’inin stapler denen özel cihazla kesilerek çıkartıldığı bir ameliyat yöntemidir.
İlk olarak aşırı obez ve yüksek riskli hastalarda, 2 aşamalı duodenal switch (bağırsakların kısaltıldığı ameliyat tipi) ameliyatının ilk aşaması olarak uygulanmış ancak o zamandan bu yana tek başına bariatrik bir ameliyat olarak, etkili ve yeterli olduğu görülmüştür. Bugün Amerika’da ve Avrupa’da en sık uygulanan ameliyat haline gelmiştir; tüm bariatrik ameliyatların da yaklaşık % 60’ını oluşturur.
Tüp mide ameliyatı birçok şekilde etki gösterir. Öncelikle yeni mide, normal mideye göre hacim olarak çok küçüldüğü için; çok az yiyerek doygunluk sağlanır. Aslında bu ameliyatın en büyük etkisi, bağırsak hormonları üzerindeki değişikliktir.
Midenin fundus denen üst bölgesinden grelin denen bir hormon salgılanır. Bu hormon sürekli yememizi sağlayan açlığı tetikleyen bir hormondur. Ameliyatla bu hormonun salgılandığı fundus bölgesi de çıkarıldığı için açlık hissi, uzun süre baskılanır ve rahat bir şekilde kilo vermek mümkün olur.
Ayrıca çeşitli hormonların etkisiyle şeker hastalığında da tam veya tama yakın düzelme sağlanır. Çalışmalar göstermiştir ki, tüp mide ameliyatı kısa vadede kilo verme ve şeker hastalığındaki düzeltici etki bakımından, gastrik bypass kadar etkili bir ameliyattır. Bu ameliyata bağlı komplikasyon oranı da gastrik bypass’a göre çok daha düşüktür.
On yıla yakın takibi yapılan 1000’in üzerindeki tüp mide serimizde başarı oranımız çok yüksektir. Hastalarımızda 2. yıl takip sonucunda bile fazla kilolarından kurtulma oranı %84 ile belirtilen dünyadaki ortalamaların (%60-70) çok üstündedir.
Tüp Mide Ameliyatı Avantajları
- Yemeyi kısıtlayıcı etkisi uzun süre devam eder (çok az yiyerek doymayı sağlar).
- Karşılaştırmalı çalışmalarda, gastrik bypass kadar etkili ve hızlı kilo kaybı sağladığı gösterilmiştir. Birçok çalışmaya göre 5 yıllık takipte, fazla kilolardan kurtulma oranı %50’nin üzerindedir ve hastaların çoğu kilo verdikten sonra kilolarını koruyabilmişlerdir. Hormonal etkileri olan bir ameliyattır. Erken dönem tip 2 şeker hastalığı üzerine iyileştirici etkisinin, gastrik bypass kadar etkili olduğu; ağır ve 10 yıldan uzun süren şeker hastalığı olanlarda da gastrik bypassla aralarında etkinlik bakımından pek fark olmadığı son bilimsel çalışmalarda ortaya konmuştur.
- Fonksiyonel anatomi değişmez sadece midenin hacmi küçültülür. Bütün organlar yerli yerindedir. Gastrik bypassta olduğu gibi bağırsakların yeriyle oynanmaz. Hasta geri kilo aldığında ise, hastaya başka ameliyat olabilme (mesela bypass)şansı tanır.
- Ameliyat sonrası ağrı çok azdır. Hastane kalış süresi ve iyileşme süresi çok kısadır. (Ameliyat karın bölgesinden açılan küçük deliklerden yapılır)
Tüp Mide Ameliyatı Dezavantajları
- Midenin %80’i çıkarıldığı için geri döndürülemez bir işlemdir.
- Uzun süreli vitamin eksikliğine neden olabilir.
- Uzun dönemde (5 yıldan sonra) geri kilo alma riski %20-30’dur
Gastrik Bypass
Gastrik bypass, tüp mide ameliyatından önce altın standart bir yöntemdi. Gastrik bypass ameliyatı, iki aşamadan oluşur. Önce midede yaklaşık 30-40 ml’lik hacim oluşturmak için midenin bir kısmı kesilir, sonra ince bağırsak belli bir noktadan bölünerek, alttaki kısmın bu küçültülen mideye bağlanması esasına dayanır. Kalan diğer bağırsak kısmı da daha aşağı bir noktada ince bağırsakla tekrar birleştirilir. Böylece hem midenin hacmi küçülerek daha az yemekle doyma sağlanır hem de besinlerin ince bağırsağın belli bir kısmını atlayarak emiliminin azalması sağlanır. Besinlerin sindirimi için gereken mide asidi ve sindirim enzimleri ince bağırsağın daha aşağı bir kısmında bir araya gelir. Böylece küçük porsiyonlarla doyarak, daha az kalori alımı sağlanır. Sindirim hormonlarının tetiklenmesiyle, şeker üzerinde iyileştirici etkisi gösterir.
Gastrik Bypass Avantajları
- Uzun dönemde fazla kilolardan kurtulma oranı %60-80 arasındadır.
- Mide kapasitesi küçüldüğü için çok az yiyerek doyma sağlanır.
- Çeşitli sindirim hormonlarının tetiklenmesi; açlığın baskılanması ve şeker hastalığının düzelmesi gibi birçok fayda sağlar.
- Uzun dönemde fazla kilolardan kurtulma ve bunu sürdürme oranı %50’nin üzerindedir.
Gastrik Bypass Dezavantajları
- Tüp mide ameliyatına göre teknik olarak daha zor bir ameliyattır ve komplikasyon riski daha yüksektir. Gastrik bypass ameliyatında en büyük handikap, hastalar geri kilo aldığında yeni bir ameliyat seçeneğinin bulunmamasıdır.
- Uzun dönemde vitamin B 12, demir, kalsiyum ve folik asit gibi vitaminlerin eksikliğine yol açabilir. Bu nedenle ömür boyu vitamin ve mineral desteği gerekir.
- Geride kalan mideye ulaşım zorluğu (geride kalan mideye ve on iki parmak bağırsağına ağızdan endoskopi ile ulaşılamaz).
- Bağırsaklarda iç fıtıklaşma (internal herniasyon).
- Damping sendromu (yemekten sonra, fenalık hissi, bulantı, baş ağrısı).
- Marjinal ülser (mide ile bağırsağın bağlantı noktasında oluşan ülser(yara), delinmelere neden olabilir).
Mini Gastrik Bypass
Mini gastrik bypass, gün geçtikçe dünyada yaygınlaşan bir obezite ameliyatı türüdür. İlk aşamada tüp midedekine benzer şekilde mide kesilerek uzun ince muz şeklinde bir mide oluşturulur. Sonra ince bağırsak 150-200cm aralığında bypass edilip getirip mideye tek anastomozla bağlanır. Klasik gastrik bypass ameliyatına göre daha kolay bir ameliyattır. (Tek anastomoz olduğu için)
Mini Gastrik Bypass Dezavantajı
Bazı hastalarda mideye safra geçişi olarak safra reflüsüne sebep olabilir. Onun dışında gastrik bypass’ta görülen olumsuzluklar mini gastrik bypass’ta da görülebilir (mide ülseri,dumping sendromu v.b.) Biz bu ameliyatı tüp mide ameliyatı (sleeve gastrektomi) sonrası uzun dönemde geri kilo alan ve ikincil ameliyat ihtiyacı olan hastalarda uygulamayı tercih ediyoruz.
Duedonal Switch’li Biliyopankreatik Diversiyon (BPD/DS)
Duedonal Switch’li Biliyopankreatik Diversiyon Ameliyatı iki aşamadan oluşur. Midenin büyük bir kısmı çıkartılarak, tüp mide getirilir. İkinci aşamada ince bağırsak segmenti ile bypass (birleştirilir) edilir. Midenin çıkış kapısı olan pilorun hemen altından duodenum (on iki parmak bağırsağı) ayrılır ve daha aşağıdaki ince barsak bölümü midenin çıkış kapısına bağlanır.
Böylece gıdalar, yeni oluşturulan tüp mideyi geçtikten sonra ince bağırsakların uzunca bir bölümünü atlayarak direk ince bağırsakların daha alt bölümüne geçer. İnce bağırsakların yaklaşık dörtte üçü bypass edilmiş olur. Sindirim için gerekli olan pankreas enzimleri ve safra asitleri, ince barsağın son kısmında yiyeceklerle karşılaşır ve sindirim gerçekleşir.
Bu ameliyatla ince bağırsakların çok uzun bir bölümü bypass edildiği için, besinlerin emilimi ve kalori alımı da ciddi oranda azalır. Bu ameliyatta, tüp mide ve gastrik bypasta olduğu gibi bağırsak hormonları etkilenerek iştah baskılanır ve iyi bir kan şekeri kontrolü sağlar. Şeker hastalığının tedavisinde, en etkili cerrahi yöntemlerden biridir.
Duedonal Switch’li Biliyopankreatik Diversiyon Avantajları
- Tüp mide ve gastrik bypasstan daha etkin kilo kaybına yol açar. Beş yıllık takipte fazla kilolardan kurtulma olanı %60-70’dir.
- Tüp mide ve gastrik bypasa göre şeker kontrolünde daha etkilidir.
- Yağ emilimini %70 oranında azaltır.
- İnce bağırsakların büyük bir kısmı bypass edildiği için hastalar normal ölçülerde yemek yeseler bile gıda emilimi çok az azalacağı için kilo kaybı devam eder.
Duedonal Switch’li Biliyopankreatik Diversiyon Dezavantajları
- Komplikasyon riski ve ölüm oranı, tüp mide ve gastrik bypass ameliyatından daha yüksektir.
- Diğer yöntemlerden daha uzun hastanede kalmayı gerektirir.
- Ciddi emilim bozukluğuna bağlı protein eksikliği ve uzun dönemde birçok vitamin ve mineral (demir, kalsiyum, çinko, A, E, K ve D vitamini gibi yağda eriyen vitaminler) eksikliği görülebilir
- Bu nedenle uzun dönemde komplikasyonlardan korunmak adına diyete sıkı bir şekilde uymak, vitamin ve mineral desteği çok önemlidir.
Ayarlanabilir Gastrik Band (Mide Kelepçe) Ameliyatı
Kelepçe ameliyatında, midenin üst kısmına şişirilebilir bir band yerleştirilir. Band cilt altına yerleştirilen bir bağlantı aparatı sayesinde serum fizyolojikle şişirilir. Bu sayede besinlerin geçişi kontrol edilir. Geçmişte bir dönem sıklıkla uygulanan bu yöntem bugün neredeyse terk edilmiştir. Kelepçe ameliyatlarının iki büyük problemi olmuştur:
- Vücutta yabancı bir madde yerleştirildiği için bazı hastalarda mide duvarını aşındırarak içine girme gibi komplikasyonlar oluşmuştur.
- Midenin fundusundan salgılanan açlığı tetikleyen grelin hormonu baskılanmadığı için insanların yeme dürtüleri de baskılanamamıştır.
Sonraki dönemde yeme dürtüsünün baskılanamaması veya banda bağlı sorunlar nedeniyle kelepçelerin çoğu ya çıkarılmak zorunda kalmış veya içindeki sıvı boşaltılarak tam anlamıyla kullanılamamıştır. Bugün kelepçe yöntemi neredeyse hiç uygulanmamaktadır.