Revizyonel obezite ameliyatları belli durumlarda 2. kez uygulanan ameliyatlarıdır. Eğer hasta ilk ameliyat sonrası ciddi şekilde geri kilo aldıysa, yetersiz kilo verdiyse veya ilk ameliyata bağlı hastanın yaşam kalitesini etkileyen bir komplikasyon geliştiyse (ciddi reflü, darlık gibi) bunu düzeltmek için yapılan ameliyatlardır. Revizyon cerrahisine karar verirken hastalar dikkatli ve detaylı bir şekilde değerlendirilmelidir. Bu değerlendirme sonucu revizyon ameliyatının gerekip gerekmediği, ameliyat dışı zayıflama yöntemleriyle başarı şansı, revizyon ameliyatı yapılacaksa hangi tip bir ameliyatın uygulanacağı, ameliyatın getirileri ve götürüleri hastayla dikkatli bir şekilde konuşulmalı ve buna göre bir karar verilmelidir.
Revizyon cerrahisi sonrası hasta uyumu çok önemlidir ve hasta sürecin her aşamasında tam bir bilinç düzeyiyle hareket etmelidir. Yeterli bilinç düzeyine ulaşamamış hastalar gerekirse ameliyat edilmemelidir.
Hangi Durumlarda Revizyon Cerrahisine Başvurulur?
-
Geri kilo alımı veya yetersiz kilo verimi: Ameliyat sonrası uzun dönemde dönemsel olarak bir miktar kilo alımı olabilir. Bu durum çoğunlukla ameliyat dışı yöntemlerle halledilebilir. Ama geri kilo alımı aşırı oranda ise veya hasta 1. Ameliyat sonrası çok az kilo vermişse bu kişilerde revizyon cerrahisi düşünülebilir.
-
Birinci ameliyat sonrası oluşan komplikasyonlar: Örnek verecek olursak mide küçültme ameliyatı sonrası görülen darlıklar (midenin kendi etrafında dönmesi, ortasından kırılması) Bu hastalar genelde uzun süre yedikleri şeyleri kusarlar ve bu durum çoğu zaman hızlı ve fazla miktarda yemek yemelerine bağlanır. Bu yüzden de teşhis çoğunlukla gecikir. Tipik olarak hastalar katı gıdaları tolere edemez. Bu yüzden de beslenme alışkanlıkları değişir. Kolay sindirebilecekleri (abur cubur) gıdalara yönelirler. İşte bu tür hastalarda sorunu ortadan kaldırmak için revizyon cerrahisi gerekebilir. Birinci ameliyat sonrası ilaca dirençli ciddi reflü gelişen hastalarda da bazen revizyon cerrahisi gerekebilir.
Revizyonel Cerrahide Hangi Tip Ameliyatlar Tercih Edilir?
Tüp mide ameliyatı sonrası: Dünya genelinde en sık yapılan birincil obezite ameliyatı özellikle ülkemizde %90’ın üzerinde tip mide ameliyatıdır. Tüp midenin avantajı anatomi bozulmadığı için (bağırsaklarla oynanmadığı için) diğer yöntemlere göre revizyonu nispeten daha kolaydır. Mide aşırı derecede genişlediyse bazı durumlarda tekrar bir tüp mide ameliyatı yapılabilir. Tüp mide sonrası revizyon cerrahisi olarak çoğunlukla tercih edilen gastrik bypass ameliyatlarıdır (mini gastrik bypass veya Rny gastrik bypass)
Gastrik bypass sonrası: Baştan gastrik bypass ameliyatı olanlarda revizyonel cerrahi daha zordur. Poş revizyonu (genişleyen mide kısmının küçültülmesi) distalizasyon( daha fazla ince bağırsağın bypass edilmesi) gibi yöntemler yapılsa da etkisi kısıtlıdır. Ülkemizde gastrik bypass ameliyatının birincil tercih olarak uygulanmamasının belki de en önemli nedenlerinden biri revizyonun zor olmasıdır.
Revizyonel obezite ameliyatları ilk ameliyata göre daha kompleks ve zor ameliyatlardır. Ameliyat öncesi hastalar çok iyi değerlendirilmelidir. Ayrıca bu ameliyatlar bu konuda deneyimli merkezlerde bu alanda deneyimli cerrahlar tarafından uygulanmalıdır.